Dünya buzlarla kaplı ve donmuş durumdadır.İnsan'lığın bu iklim felaketinden dönebilme umudu çoktan tükenmişken,Snowpiercer adlı bir tren içindeki sınırlı sayıdaki yolcularla Dünya etrafında hiç durmadan dönmektedir.Dışarısı eksi 100 derecenin altındadır.İçeride ise yolcuların sınıflara ayrıldığı sapkın bir otoriter sistem mevcuttur.Trenin sonunda köleleştirilmiş İnsan'lar yoksul bir hayat yaşarken,trenin önünde görece daha üst tabaka lüks içinde yaşamaktadır.Lokomotif ise Wilford'a aittir.Dini anlamlar yükledikleri tren ise eğer durursa İnsan'lığın son temsilcilerinin de hayatları son bulacaktır.
Bu Dünya 1982 yılında Jacques Lob ve çizer Marc Rochette tarafından "Le Transperceneige" adında bir grafik roman olarak yaratıldı.Daha çok fantastik Distopya olarak nitelendirebileceğimiz,bilim kurgudan çok uzakta bir Dünya diyebiliriz.
Snowpiercer Film
Güney Kore'li yönetmen ve senarist Bong Joon Ho için bu distopik Dünya temalı grafik romanı filmleştirmesi onun 2019 yılında "Parazit" filmiyle Oscar'a uzanan yolda döşediği taşlardan biriydi.Kendisi 2003 yılında "Memories Of Murder",2006 "The Host" ve 2009 yılındaki "Mother" filmleriyle festivallerin konuşulan ismi olmuştu.
Bilim/kurgu açısından bakılacak olursa Snowpiercer'in fantezi Dünya'sı Bong'un sembolik evrelemesiyle birleşince ortaya başarılı bir yapım çıkmasına sebep olmuş.Anakronizmin fütürizmle beraber kullanılması ortaya distopya şaheserleri "Brazil" (1985),"12 Monkeys" 1995 ve "Delicatessen" (1991) filmlerine benzer başarıda bir filmin ortaya çıkmasını sağlamış.Filmde Bong belirli detayların mantıksal açıklamalarına hiç girmemiş.Örneğin Nam ve kızı Yona düşük sıcaklıktaki kabdan (cryostat) serbest bırakılmıyorlar.Gizemli ve derin uykularından odanın kapısının açılmasıyla uyanırlar.Dizide ise bu çekmece olarak bizlere sunulmuş.Snowpiercer filmi 80 dakika süren aksiyon sahnelerini trenin önüne doğru varabilmenin mücadelesi eşliğinde bize sunmuş
Bu sürenin dışında uzun dialoglara yer vermeyi ihmal etmemiş.Bong sistemin devrilmesi ve yaşamın geri dönüşü metaforunu sağlamak için sembolleri kullanmaktan geri kalmaz.Totaliter sistemin çökmesine izin verir ancak İnsanlık neredeyse sona ermiştir.
Snowpiercer Dizi
Filmde buzla kaplı Dünya'dan 18 sene geçmiş olmasına rağmen dizide tren sadece 7 yıldan beri yollardadır.Raylar üzerindeki trende 1001 vagon vardır ve bunların içinde yaşayan 3000 kişi mevcuttur.Film versiyonunda ise Bong kişi sayısını 1000 ile sınırlandırmıştı.Vagon sayısı ise belli değildi.Sosyal sistem dizide daha farklı.Dizide Snowpiercer treninde yasal olarak biletli 3 farklı sınıf vardır.Buna bağlı olarak 4.sınıf aşağılanmış olarak belirtilmek üzere kuyruğun sonunda yaşarlar.
Türlü zorluklardan sonra trene yetiştiklerinde ise güvenlik güçleri onları trenin kuyruk bölümüne yerleştirir.3.sınıf ile birlikte trendeki toplam nüfusun %70'ini oluştururlar.Kuyruktakilerin lideri Andre Layton filmdeki Curtis rolünü üstlenmiş.Andre trene oğlu ve eşi Zarah ile birlikte gelmiştir.Zarah'ı trende daha ön taraflara ulaşabilmek için ailesini yıllar önce arkada bırakmış bir kadın olarak görüyoruz.
Dizde kuyruktakiler bir isyan planlıyorlar.Filmde ise bu isyan sadece bir vagon kadar sürüyor.Trendeki tek polis memuru olan Andre,trendeki güç dengesini değiştirebilecek bir cinayeti çözmesi bekleniyor.Bu gelecekteki isyan planına yardımcı olacak bir unsur olarak gözükür.
Jennifer Connelly'nin oynadığı karakter trenin resmi sesi ve kimsenin görmediği saygıdeğer Wilford Endüstrisi kurucusunun en yüksek temsilcisidir.İlk bakışta filmdeki Tilda Swinton karakterini andırıyor olsa da gerçekte çok daha merkezi bir rolü var.Aslında sağ kolu olan Ruth filmdeki Swinton karakterine daha çok benziyor.
Suç Hikayesi
On bölümlük dizinin yarısına bir suç hikayesi hakim.Cinayeti aydınlatma çabası trendeki sosyal sistemi yakından tanımamıza vesile oluyor.Cinayet sadece bir başlangıç hikayesi olarak sunulmuş.Trenin karanlık tarafı hikayenin temelini oluşturuyor.Film devrimci lider Curtis Everett etrafında inşa edilirken,dizi bir çok ana ve yan karakterlerin hikayelerinden oluşuyor.
Çatışma Yerine İş Birliği
Enteresan olan dizide konu filmden çok daha değişik.Filmde İnsan'lık dışı totaliter sisteme karşı bir başkaldırı ve isyan ana tema olarak görüyoruz.Dizide ise muhtemel gelecek olan İnsan'lığın sonunun gelmesine karşılık bölünmeyi önlemek adına iş birliği yapılma çabası dizinin temel hikayesi olarak göze batıyor.Yani çatışma yerine işbirliği.Dizinin yapımcısı Graeme Manson aynı zamanda Orphan Black'ın yaratıcısı.Netflix orijinal serisi olmasada diziyi Netflix'te izleyebilirsiniz.Tüm bölümler yüklü değil dolayısıyla haftadan haftaya takip etmeniz gerekecek.Dizinin 2.sezonu plan dahilinde